Herkese merhabalar efenim :) Nasılsınız? Beni soracaksanız yorgun ve uykuluyum.Sanırım uykusuzluktan kaynaklanan birde baş ağrısı var.Gelelim bakalım üniversitenin ilk haftasında neler yaşadım :D
Bu hafta boyunca saat 05.00'te kalktım ve hergün evden 06.25'te çıkarak dışarıda bekledim.Bu durumun sadece üniversitenin ilk haftasında böyle olacağını söylediler.Malum pazartesi ve perşembe günleri derslerim 13.00'da başlıyor.Bu yüzden de ara servislerle gideceğim ve bunun içinde oturduğum yerdeki köprüye kadar yürümem lazım.Diğer günler sabah 10.00 yada 11.00'da derslerim başladığı için servisim beni evimden alacak.İstanbul'dan Kocaeli'ne kadar 1 yada 2 saatim yollarda geçiyor ve geri dönüşte 2 saat olsa toplam 4 saat yollarda geçiyor günüm.Şu birkaç gündür yağmurun yağmasıyla birlikte Kocaeli'ne giderken trafikte ağır ağır gittiğimde oldu.
Şimdi size ilk günümü anlatayım.Üniversiteye ilk gün gidenler belki iyi bir gün geçirmişlerdir ama benim için ilk gün hiçte iyi bir gün olmadı.Neredeyse ağlayacaktım.Servise binip gittim üniversiteye.Oraya vardığımda saat sanırım 08.45'ti.Kendi okuluma sağlık hizmetleri yerine gittim.Girdim içeri.Üniversite kartım verilmemişti.Çıktım öğrenci işlerine.Adama dedim ''Öğrenci üniversite kartı alacağım'' adamda dedi ''Saat 10.00'da vereceğiz.Hocalarınız gelecek derslerinizi onaylatın'' Geçtim bir sandalyeye oturdum.Ardından tanıdık birisini görür gibi oldum.Benim lisemdeki bir kızda benim okulumdaydı.Açıkçası sevindim.Nedeni ise konuşacak birisinin olmasıydı.Yanlız olmayacaktım.Kızın yanına gittim ve kısa tanışmanın ardından konuşmaya başladık.Bir süre geçtikten sonra ders onaylaması için danışman hocanın yanına gitmem lazımdı.Arkadaşımla birlikte gittik danışman hocanın yanına.İşte günümün ilk kötü zamanlarının başlangıcı oldu bu.Kapıyı çaldık.Dedim ''Ben Bloom-Chan siz benim danışman hocammışsınız'' Hoca da dedi ''Hangi bölüm?'' ''Tıbbi Dokümantasyonluk ve Sekreterlik'' hoca elini bana doğru uzattı bende uzattım ve tokalaştık.Ardından hoca demesin mi şöyle diyeceksin diye ''Ben tıbbi dokümantasyonluk ve sekreterlik bölümünden 1.sınıf öğrencisi Bloom-Chan.Siz benim danışman hocammışsınız diyeceksiniz'' dedi.O esnada da ben koltuğa oturdum.Hoca şöyle bir baktı ve ''Kalk dedi'' Ben ne olduğunu anlamadım.Kalktım ve bana şunu dedi ''Ben otur demeden oturmayın.Bu kulağınızda küpe olsun dedi.Eğer rahatsızlık gibi birşeyiniz varsa bana söyleyin oturmanıza ona göre izin veririm '' dedi.Hocadan da ilk fırçayı yemiş oldum.Uyarılmalara alışkın değilim böyle ben.Hayatımda ilk defa bunu duydum.Evet hayatımda ilk defa.Dersiniz belki bu kız kro mu? Kro olduğumu sanmıyorum ama hocalara karşı nasıl davranmam gerekiyor onu bilemiyorum.Hocanın odasından çıktık bu esnada aşağı katada ders programının listesini asmışlar baktık.Elimdeki programla aynı.Dersimiz amfi'deydi.Gittik ders zamanı bi baktık başka hoca giriyor bize.Adını da söyledi bizim hocayla aynı değil.Amfi'de bizim bölümden olan çok ta insan vardı.Dedik alla alla ders programında yanlış mı var? Ne yapmışlar biliyor musunuz? Sınıfları değiştirmişler bende amfi yazıyorken astıkları programda sınıf 6 yazıyormuş.Hocayı da bulduk bizim derse giren dedi ''Ben derse girdim çıktım artık dersler sınıf 6 da'' O an dedim ahanda bittim ben.Hoca Allah'tan ki ders işleyip yoklama almamış.Gözlerimi bir an oymak istedim.Sınıfın adını neden göremedim diye bu da sınıf karıştırma olayım oldu.Moralim bayağı bozuldu.Bu zamana kadar zamanında derslere giren yanlış sınıfa girmeyen ben bir an yanlış sınıfa girdim.Her neyse okuldan çıktım.Aranmaya başladık servis nerede? Servisçiyi aradım 3 kere yanlış yönlendirdi.Bu yönlendirme üzerine de yollarda bayağı bir yürüdük.Hepten çöküntüye uğrayıp endişelenmeye başladım ve eve nasıl geri döneceğim diye kendime yüklenmeye başladım..Babam aradı neler yaşadığımı açıkladım bana dediği şu oldu ''Heyecan yapma.Bu işler heyecana telaşa gelmez.Sakin olacaksın.Ev hayatı gibi değil yavaş yavaş hayata atılıyorsun.Endişe yapma.Bir kerecikten birşey olmaz yanlış derse girmenden,baka baka öğreneceksin.Telaş yapma''dedi. Telefonla konuşmayı bitirince yürüdüm yine bayağı bu sefer aynı servisle acentasıyla giden arkadaşımı aradım ve sordum nerede diye yeri.Tarifin ardından bulduk nihayet servisi ve binip eve vardım.Eve gelir gelmezde ağlamaya başladım.Ağlayarak rahatlıyorum.Anneme de anlattım hocanın dediklerini yaptıklarını dedi ''Aslında dedikleri doğru.Ona kızmana gerek yok.Ama alışık olmadığın için sana ters geliyor''.Bir süre düşününce bende anladım doğru olduğunu ama hocayı gözüm hiç tutmadı.
Salı günü de çok tatlı bir hoca geldi.Hoca iletişim hocasıymış ve bizim yazışma raporlama teknikleri dersine giriyor.Güler yüzlü birisi.Hemen içim ısındı ona.Diğerleri gibi soğuk veya katı değil.
Çarşamba günü de bana fırça atan hoca girdi dersimize.Çok disiplinli birisi.Davranış kurallarına uyulmasına aşırı derece önem veriyor.Bir şeyi açık gördümü kapatın ömrü daha çok azalmasın diyor yada tahtayı hocalar gelmeden silin diyor.Ve konu konuyu açtı hoca konuşurken ve benim davranışımı söyledi sınıftakilere uyarmak amaçlı yapmasınlar hocalara karşı dikkatli olsunlar diye.Ben karşısında oturmasına rağmen benim yaptığımı hatırlamadı bile!! İçimden dedim ulan şimdi ne anlatıyon.Rencide etmekten de başka bir şey değil bana göre.Bide dersin ilk başında da bana göre boş boş konuştu.Güler yüzlü bir hoca ama içim ısınmadı ona.Bir elektrik alamadım.Hoca bi de diyor ''ikinci sınıflar yeni gelenlere beni kötü anlatır bu yüzden korkuturlar öğrencileri'' acaba neden diye geçirdim içimden belli ki davranışları yüzünden!! Anneme de söyledim ''Belli ki vardır yaptığı ki sevmiyor kimse '' dedi.Hocayı gördüğümde içimdeki canavar onu parçalamak istiyor!!
(içimdeki canavar temsili)
Perşembe günüm iyi geçti fakat yorgunluklar başladı erken kalkmadan dolayı.
Bugün de ingilizce muafiyet sınavına girdim.Soruları yaptım. Kontrol ettim yanlış yaptım mı yapmadım mı diye.Sonrasında da bilgi teknolojileri kullanımı dersine girdim.Bu dersten de muafiyet sınavına gireceğim ve eğer geçersem cuma günleri bana tatil olacak.Geçemezsemde el mahkum gideceğim.Üniversite hayatı zor gibi.Kolay olacağına çok daha zormuş gibi geliyor şimdilik.Geçme notuda 65'miş!! Bir ara yükseltmeye çalışmışlar ama 65'te bırakmışlar.Sağlık hizmetleri dersinden de 5'er kişilik hoca grup yapıp ödev verecek ki benim grup ödevlerine pek güvenim yok.İlköğretim ve Lise de hiç kimse umursamıyordu burada da böyle olursa diye çok korkuyorum ve bu korkum hala devam ediyor.
Sonuç olarak şu 1 haftam böyle geçti.Şu anda yazıyı gözlerim uyuklama vaziyetindeyken yazıyorum :D Öyle yorgunum ki... Ama öyle böyle 1 hafta çabucak geçti.İlk hafta için böyle yazıyorum ama okul bitimine yakın güzel yorumlar yaparaktan mı yeni bir yazı yazarım onu bilemiyeceğim.Ama bu yıl çok çalışmam lazım ki çalışacağım.Üniversiteyi iyi bir şekilde bitirmek istiyorum.
Bana fırça atan hoca'da bizleri korkutuyor aklı sıra bu üniversiteyi büyük çoğunluğunuz 2 senede bitiremeyecek.Göreceğiz bakalım bitirecek miyiz bitiremeyecek miyiz ?
Sanırım bu yazıda sinir atma yazısı gibi birşey oldu.Bu yazıyı böylelikle bitirerek iyi günler dilerim :)
Not : Boş olduğum vakitlerde siteme yazılar ekleyeceğim :D Beni siteyi terk etti sanmayın :)